On binlerce üyesiyle Türkiye'nin önemli kuruluşlarından biridir.

Kaderine terk edilen ülke tarımında örgütlülük özelinde müthiş de bir başarı hikayesidir.

Dün, ürün temelli kooperatiflerin yaygınlaştırılmasında model olarak ele alınması da gereken Marmarabirlik'teydik.

Önce fabrikayı gezdik.

Ardından da yönetimin kararıyla Hidamet Asa'nın yerine Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı olan Ali Yıldız ve yönetim kurulu üyelerini dinledik.

'Marmarabirlik ile Yeni Döneme Güvenli Adım' başlığı ile düzenlenen toplantı şeffaflık adına önemli bir adımdı.

Başkan Yıldız, hasattan önce şu bilgileri paylaştı:

- Şu ana kadar 41 bin ton rekolte beyanı geldi. Bursa ve Balıkesir'i de içine alan Marmarabirlik'in faaliyet bölgesinde yağlık da eklendiğinde 170 bin ton zeytin bekliyoruz.

- Rekolteler gerçekçi olmalıdır.

- Vereceğimiz fiyat asla geçen yılın altında kalmayacak.

- Bu yıl 35 milyon dolarlık ihracatla rekor kırdık. Hedefimiz 50 milyon dolar.

- 30 bin tonluk son sistem yeni depolama tesisi yapacağız.

- Ürün çeşitliliği artacak. Zeytin, zeytinyağı ve zeytin ezmesinin yanı sıra palm yağı yerine zeytinyağı içeren, ekmeğe sürülebilen çikolata yakında raflarda olacak. Kozmetik sektöründe de Marmarabirlik yer alacak.

"Bu sene sırat köprüsünden geçiyoruz" diyen Ali Yıldız'ın "Ekonomik tahribattan kaynaklı sıkıntılar var. Fiyat verirken şov yapmayacağız" açıklaması...

"Şişirme haberler ve açıklamalar şişirme beklentiler oluşturur. Bu koltukları siyasi hedefler uğruna kullanmayacağız. Ortaklarımıza yalanları değil gerçekleri anlatacağız" yaklaşımı kayda değerdi açıkçası.

Evet, Hidamet Asa'yı doğrudan hedef almıştı.

Marmarabirlik'te popülizmin sona erdiğini duyurması cesurcaydı.

Bazı koltuklar vardır.

Asla siyasi saiklerle oturulmamalıdır.

Marmarabirlik gibi işletmelerin faaliyetlerini Bursa'ya zarar vermeyecek planlı alanlarda sürdürmesi de sağlanmalıdır!

İlk kez 2023'te gündeme getirmiş, geçen temmuzdaki iptal kararına kadar fikri takibini de gerçekleştirmiştim:

Marmarabirlik'in 'Konut Dışı Kentsel Çalışma Alanı'nda bulunan Nilüfer Başköy'deki 131.877,64 metrekarelik yerini Büyükşehir Belediyesi geçen dönem, kentsel dönüşüm için geçici olarak kendisine devredilen yetkiyle sanayiye çevirmişti!

Hazırlanan planda da belirtilmişti:

Marmarabirlik'in taşınmazları 'Konut Dışı Kentsel Çalışma Alanı'nda bulunabilecek yapıların dışında sınıflandırılıyordu.

Akademik itiraz dikkate alınmayınca, imar planı sürekliliğini ve bütünlüğünü bozucu nitelikteki, teknik ve nesnel gerekçelere dayanmayan plan değişikliklerinin iptali istemiyle Büyükşehir Belediyesi'ne karşı dava açmıştı Şehir Plancıları Odası Bursa Şubesi.

Nihayetinde mahkeme de "üst ölçekli plana, plan kararlarına ve plan bütününe uygun olarak hazırlanmadığı, planlama ilkelerine, şehircilik esaslarına, planlar hiyerarşisine, kamu yararına ve ilgili mevzuata uyarlılık bulunmadığı" gerekçeleriyle hazırlanan planları iptal etmişti.

1000'lik plan da iptal olunca Bursa'nın nur topu gibi plansız bir fabrikası daha olmuştu!

Planla ilgili son duruma ilişkin yönelttiğim soruyu Marmarabirlik Genel Müdürü Mehmet Ertaş yanıtladı:

"Marmarabirlik'in imar pozisyonundan bahsetmek gerekirse bu bölgede biz 1991'den beri varız. Bu bölgenin imarlı en eski kuruluşuyduk. O dönemden beri tarımsal sanayi imar planımız vardı. Ova planına istinaden buradaki yapılarımızı gerçekleştirdik şu anda da ruhsata tabi olmayan bir metrekare yerimiz yok. Bütün yapılarımız ruhsatlı. Herhangi bir çalışma ruhsatı sorunumuz yok. Ancak dönem içerisinde mevzi imar planlarından sonra bölgede mekânsal planlama çalışması gerçekleşti. 25 bin ve 5 binlikten sonra 1/1000'lik planlar da yapıldı. Bu bölge konut dışı kentsel çalışma alanı sayıldı" dedi ve ekledi:

"Biz de önce o planlamayı gerçekleştirip daha sonra organize sanayi bölgesi yapımına yönelik bir oluşumda bulunduk. Konut dışı kentsel çalışma alanı bizim faaliyetlerimizin yüzde 95'i ile örtüşüyordu. Yüzde 99'u ile hatta ancak bu gömleği biraz daha genişletmek istedik. Amacımız daha farklı faaliyetler de yapabilmekti. Sanayi imar planı çalışması yaptık, yargıdan iptal edildi."

Ertaş, şöyle devam etti:

"Bu noktada iki seçeneğimiz var: Ya planı yenileyeceğiz yargısal eksikleri gidereceğiz veya eski planımıza dönmek için tekrar bir başvuru yapacağız. Büyükşehir Belediyesi planın iptal kararını istinafa taşımış. Belediye süreci sürdürüyor biz de takip ediyoruz. Planın iptal kararı kesinleşirse, istinaf aleyhimize sonuçlanırsa seçeneklerimizi değerlendireceğiz."

Marmarabirlik'i zarara uğrattığı iddia edilen Şehir Plancısı'na açılan davayı da kaybetmişler.

Mahkeme Marmarabirlik zarara uğramadı, kâr elde etti demiş.

Önceki planın geçersiz olduğuna, o plana ilişkin yapılaşma yapılmayacağına da karar verilmiş.

Marmarabirlik ve çevresindeki bölgelerin OSB olma girişimlerini de sordum.

Ali Yıldız, "OSB olma yönünde geçmişte çalışmalar oldu ama şu anda konu Büyükşehir'le ne yönde ilerleyecek bilmiyoruz" dedi.

Senelerdir bu köşede durduğumuz yer aynı:

Yeni Çevre Düzeni Planı ile ilgili hazırlıklar sürerken parsel bazlı değil bütüncül yaklaşımla hareket etmelidir.

Kent yöneticileri işletmelerin faaliyetlerini Bursa'ya zarar vermeyecek planlı alanlarda sürdürmesi yönünde tutum sergilemelidir.