2025.11.07 14:04 Son Güncellenme: 2025.11.07 14:04 - BURSA
Özvar, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi'nde, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığınca (YTB) düzenlenen 9. Uluslararası Öğrenci Bilimler Kongresi'nde, Gazze'de İsrail tarafından işlenen soykırım neticesinde Filistinli gençlerin eğitim haklarının da gasbedildiğini anlattı.
Türkiye'nin mazlumun ve mağdurun yanında durmayı insani ve vicdani bir sorumluluk olarak gördüğünü ifade eden Özvar, üniversitelerin kapısının, Filistinli öğrenci ve akademisyenler için açık kalmaya devam edeceğini söyledi.
Özvar, çağın ihtiyaçlarına cevap verebilmek için yükseköğretim kurumlarının hızlı, esnek, yenilikçi ve vizyoner bir yapıya sahip olması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Türk yükseköğretim vizyonu, erişilebilirlik, kapsayıcılık, kalite, yenilikçilik ve mükemmeliyet üzerine bina edilmiştir. Ortaya koyduğumuz stratejik çerçeveyle Türkiye, dijital açıdan gelişmiş altyapısı, uluslararası rekabet gücü ve sürdürülebilir uygulamalarıyla küresel bir aktör konumuna gelmiştir. Belirlediğimiz başlıca hedeflerden biri, uluslararasılaşma, uluslararası öğrencilerin sayılarının artırılmasıdır. UNESCO verilerine göre ülkemiz, 198 ülkeden yaklaşık 360 bin uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapmakta ve bu bakımdan dünyada 6'ncı sırada yer almaktadır."
Üniversitelerin uluslararası görünürlüğünü artırmak, onları küresel rekabete hazırlamak ve uluslararası akademik hareketliliği güçlendirmek için kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini aktaran Özvar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türk yükseköğretim sistemi 208 üniversitesi, 7 milyona yaklaşan öğrencisi ve 185 binin üzerinde akademik personeliyle Avrupa Yükseköğretim Alanı'nın en büyük kapasitelerinden birine sahiptir. Bu kapasiteyle Türkiye, Avrupa Yükseköğretim Alanı'nda kalite güvencesi ve akreditasyon konusunda da yüksek standartlara sahiptir. Yükseköğretim Kalite Kurulu, 2025 yılı itibarıyla üniversitelerimizin büyük kısmını Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında değerlendirmiş, 2027'ye kadar tüm üniversitelerimizin değerlendirme süreçlerinin tamamlanması ve raporların Avrupa Yükseköğretim Kalite Güvencesi Tescil Kuruluşu veri tabanında yayınlanması hedeflenmektedir. Bu süreç, hem yükseköğretim sisteminin uluslararası standartlarla uyumunu görünür kılmakta hem de üniversitelerin küresel bilim ağına entegrasyonunu güçlendirmektedir."
Yükseköğretim Kalite Kurulunun 2025 yılı itibarıyla Avrupa Yükseköğretim Alanında Kalite Güvencesi bağlamında sınır ötesi akreditasyon yapma yetkisine kavuştuğunu aktaran Özvar, bunun Türkiye'yi özellikle yakın coğrafyada ve ilişkilerin kuvvetli olduğu ülkelerde, kalite güvencesi üreten ve ihraç eden bir merkez haline getireceğini vurguladı.
YÖK Başkanı Özvar, Türkiye'nin yükseköğretim diplomalarının tanınması bağlamında, Lizbon Sözleşmesi'ne taraf ülkeler arasında olduğunu, tüm üniversitelerin Avrupa Yükseköğretim Alanındaki ülkeler tarafından tanındığını belirtti.
Suriye'nin başkenti Şam'da Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesi kurulmasına yönelik çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu bildiren Özvar, İslam coğrafyası ve Afrika ülkeleriyle de yükseköğretim alanındaki işbirliklerini sürekli çeşitlendirip güçlendirdiklerini söyledi.
- Üretken yapay zekanın kullanımı
Özvar, yapay zekanın öğrencilerin, akademisyenlerin ve araştırmacıların akademik üretimlerinde sıklıkla başvurduğu bir araç haline geldiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Üretken yapay zeka, tez, makale ve diğer bilimsel çalışmalarda araştırma süreçlerini destekleyebilir, veri analizinde katkı sağlayabilir. Fakat hiçbir şekilde bir öğrencinin ya da araştırmacının uymak zorunda olduğu bilimsel sorumlulukları üstlenemez. Geçmişte olduğu gibi dijital çağda da akademisyen veya öğrenci, kullandığı yapay zekanın ürettiği verilerin doğruluğundan, akademik etikle uyumundan ve hukuki sonuçlarından bizzat sorumlu olmaya devam edecektir."
Özvar, geçen yıl hazırladıkları "Üretken Yapay Zeka Kullanımına Dair Etik Rehber" ile yapay zekanın bilimsel araştırma ve yayın süreçlerinde nasıl kullanılabileceğine dair genel bir çerçeve oluşturduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Tez, makale ve tüm akademik çalışmalarda, yapay zekanın hangi ölçülerde ve hangi kurallar çerçevesinde kullanılacağını belirleyen bir mevzuatı hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. Hazırlanan yönetmelik ve yasal düzenlemeler, kısa süre içinde yürürlüğe girecek ve yükseköğretim sisteminde yapay zeka kullanımına ilişkin etik, denetlenebilir ve şeffaf bir yönetişim yapısı oluşturulacaktır. Bu şekilde yapay zeka kullanımına ilişkin veri güvenliği, kaynak kontrolü, intihalin önlenmesi ve şeffaf raporlama gibi alanlarda açık ve uygulanabilir standartlar ortaya konacaktır. Bu düzenlemelerin amacı, yapay zekayı sınırlamak değil, onun akademik emeği, etik değerleri ve bilginin itibarını koruyacak bir şekilde kullanılmasını sağlamaktır. Ayrıca YÖK olarak, hayata geçirilecek tüm hukuki düzenlemelerin etkin ve kararlı biçimde uygulanmasının takipçisi olacağımızı da buradan ifade etmek isterim."
- "Bilimin çocukların ağlamaması, insanların mutlu olması için yapıldığına inanıyoruz"
YTB Başkanı Abdulhadi Turus da bu topraklarda eğitim alındığında bilimsel öğrenimin yanı sıra mazluma sahip çıkma, haklının yanında durma, hakkı haykırma niteliğinin arttığını belirtti.
Kongrenin düzenlenme sebebine değinen Turus, şöyle konuştu:
"Biz, bilimin çocukların ağlamaması, insanların mutlu olması için yapıldığına inanan taraftayız. Karşı taraf bilimle çocukları ağlatan, ülkeleri yok eden ve anneleri ağlatan bir sistematikle devam ediyor. Bu kongrenin asli unsuru, asıl sebebi, dünyanın dört bir tarafındaki mazluma sahip çıkmaya, uluslararası öğrencilerle bu haklı davanın savunucu olacağız."
Açılış töreninde, BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülfettin Çelik, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar ve Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip de konuşma yaptı.
Türkiye Bursları kapsamında Türkiye'deki üniversitelerde lisansüstü düzeyde öğrenim gören uluslararası öğrencilerin, akademik gelişimlerine katkı sunmak amacıyla düzenlenen kongrede, "Özel Konular" kategorisinde, "Dünya Küresel Sisteminde ABD-Çin Çatışması", "Filistin-Gazze Meselesi", "Nüfus ve Aile Politikaları: Sorunlar ve Çözüm Önerileri" başlıklarının da yer aldığı 135 bildiri sunulacak.