Bursa
Az Bulutlu
22.8°
Başka Gazete

Nazım Hikmet Müşküle Köyü'ndeki çınarının altında anıldı

2024.06.09 17:58 Son Güncellenme: 2024.06.09 18:03 - BURSA

Mezarı Moskova'da olan dünya şairi Nazım Hikmet, ölümünün 61'nci yıldönümünde "Tepemde bir de çınar olursa, taş maş da istemez hani..." sözündeki vasiyetindeki çınar ağacının altında İznik Müşküle Köyü'nde anıldı.

Nazım Hikmet Müşküle Köyü'ndeki çınarının altında anıldı

Pelin Akdemir

Mezarı Moskova'da olan dünya şairi Nazım Hikmet, ölümünün 61'nci yıldönümünde Bursa'nın İznik ilçesi Müşküle Köyü'nde "Tepemde bir de çınar olursa, taş maş da istemez hani..." sözündeki vasiyetindeki çınar ağacının altında geçmiş yıllardan daha geniş bir katılımla anıldı.

NAZIM ÇINARININ HİKÂYESİ

Nazım Hikmet, 1940-50 yılları arasında Bursa Cezaevi'nde yatmaktadır. Cezaevinde doğma büyüme İznik ilçesinin Müşküle Köyü'nden olan İsmail Başaran ile tanışır. Nazım'ın yönlendirmesiyle şiir yazmaya başlayan Başaran, cezaevinden çıktıktan sonra herkese Nazım'ı anlatır. O dönemin köy muhtarı Fevzi Kavuk, İsmail Başaran'ın Nazım'ı anlatmasından ve 'Vasiyet' şiirindeki "Tepemde bir de çınar olursa, taş maş da istemez hani..." sözlerinden etkilenir.

Fevzi Kavuk, İsmail Başaran, çınarın dikildiği zeytinliğin sahibi Rıfat Talan ve Nazım'ın hapishane arkadaşı ressam İbrahim Balaban ve Mimar Emin Canpolat, Nazım'ın birinci ölüm yıl dönümü olan 3 Haziran 1964 tarihinde İznik Gölü'ne nazır bir zeytinliğin içine bir çınar ağacı dikerler.

Çınarın namı ülkeye yayılmaya başlayınca 12 Eylül yönetimi jandarmaları gönderir ve çınar 1980 öncesinde kesilir. 5 yıl sonra bir çınar daha dikilir ancak bu sefer uzun süre yeri kimseye söylenmez. 1990'lı yıllarda çınar ağacı yeniden kesilip yakılır. Tekrar dikilen Nazım Çınarı artık koruma altındadır. Nazım Çınarına Moskova'daki mezarından toprak getirilir. Moskova'daki mezarına gidemeyenler ölüm yıldönümünde bu çınarın altında toplanır.

'ONUN YÜZÜNÜ GÖRMEYENLER FİKİRLERİNDEN ETKİLENDİLER'

Bu yıl da 61'nci ölüm yıldönümünde 9 Haziran Pazar günü düzenlenen etkinlikle İznik Gölü'ne nazır çınarının altında geçmiş yıllardan daha geniş katılımla anıldı. Nazım Hikmet hakkında kitap yazan şair, yazarlar birer konuşma yaptılar.

"Nazım'ın Bursa yılları' kitabının yazarı da olan Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürü Güney Özkılınç, Nazım Hikmet'in cezaevinde yatan insanlara başka pencereden bakmasını öğrettiğini ve insanların köylerine döndüklerinde Nazım'ı herkese anlattığını, bu vesileyle köylerde kütüphanelerin, tiyatroların, spor kulüplerinin kurulduğunu söyledi. Özkılınç, "Onun yüzünü görmeyen insanlar bile onun fikirlerinden etkileniyor. Eşit, demokratik bir dünya için mücadele ediyorlar. 2018 yılında Fevzi Kavuk ailesiyle birlikte bu çınarın dibinden aldığımız toprakları Moskova'daki mezarına götürdük" diye konuştu.

'NAZIM İKİ DEVRİMİN ÇOCUĞUYDU'

"Nazım neden Nazım Hikmet oldu?" diye soran İstanbul'dan gelen şair Sadık Albayrak, "Dünya tarihinin en güzel zamanlarından birinde yaşadı. Dünya devrim çağındaydı. İnsanlık, kendisine hükmeden zorbaları devirdi ve kardeşçe bir düzen kurmak için hayatını ortaya koydu. Nazım işte böyle bir devirde yaşadı. Nazım'a iki devrimin çocuğu diyebiliriz. Birisi Türkiye devrimi, ikincisi Ekim devrimi. Sadece Türkiye şiirine değil, dünya şiirine bu devrimlerin soluğunu taşıdı ve şiirde devrim yaptı. Nazım Hikmet'ten sonraki şiirlerimize bakarsanız dilde, şiirde nasıl bir atılım yaptığını görürsünüz" diye konuştu.

Şair, yazar Seyit Nezir, Nazım Hikmet'in 'Kerem gibi' ve 'Bugün Pazar' şiirlerini okudu. 'Kerem gibi' şiirinden sonraki yıllarını cezaevinde geçiren Nazım Hikmet'in, cezaevinden sonra 'Bugün pazar' şiirinde Türkçesinin duyulduğunu söyleyen Nezir, "Cezaevinden sonraki şiirlerini daha durgun, Türkçesi daha ilerlemiş söylemle yansıtabildi. Çünkü cezaevinde Türkçeyi, türküleri en iyi bilen insanlarıyla 15 yılını 7/24 bir arada yaşadı. Nazım, 15 yılını kesintisiz türküler, deyimler, halk hikayeleri arasında yaşadı. Bize 'Memleketimden insan manzaraları' gibi şiir, roman, sinema olarak dev bir eser bıraktı ve Türkçe anıt ortaya koydu" dedi.

Konuşmaların ardından şiir ve müzik dinletisiyle etkinlik sona erdi.