Bursa
Çok Bulutlu
17.3°
Başka Gazete

Emekli Albay Orkun Özeller'in hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu

2025.10.16 15:50 Son Güncellenme: 2025.10.16 15:53 - GÜNDEM

Sosyal medya paylaşımları sebebiyle bir aydır tutuklu bulunan Orkun Özeller'in tutukluluk itirazı reddedildi. Takipsizlik kararı verilen başka bir davada ise takipsizlik kararı kaldırıldı. İstanbul 8. Asliye Mahkemesi, duruşma tarihini ise 12 Kasım 2025 saat 11.30 olarak belirledi.

Emekli Albay Orkun Özeller'in hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu

Çözüm sürecine ilişkin eleştirileri sonrası MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin şikayetçi olmasıyla 1 aydır tutuklu bulunan Emekli Albay Orkun Özeller'in iddianamesi kabul edildi.

Tutukluluk itirazı ise reddedildi.

Cumhuriyet'ten Çağdaş Bayraktar'ın haberine göre, duruşma beklemeksizin tahliye kararını kullanmayan İstanbul 8. Asliye Mahkemesi, duruşma tarihini ise 12 Kasım 2025 saat 11.30 olarak belirledi.

Öte yandan Özeller'in hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından takipsizlik kararı verilen dosyada da takipsizlik kararının kaldırıldığı ortaya çıktı.

Yaşanan gelişmeleri Cumhuriyet'e değerlendiren Özeller'in avukatı Doğukan Kozan, itirazın reddedilmesine "Tutukluluk devam ama gerekçesi yine yok" sözleriyle tepki gösterdi.

"NE OLDU DA BİRLEŞTİ?"

Takipsizlik kararı kaldırılan dosyaya da değinen Av. Kozan, "Özeller'in Devlet Bahçeli'ye 'Terör sevici' demesinden takipsizlik verilen Ankara'daki dosyayı, müvekkilimin tutuklandığı 17 Eylül'de, takipsizlik kararını kaldırarak canlandırmışlar. Yetmemiş bir de İstanbul'daki bu dosya ile birleştirmişler. Birleştirme gerekçesi de İstanbul dosyasından tutuklu olması. Böyle bir birleştirme gerekçesi yok" dedi.

"KİME SORACAĞIZ?"

Kozan, sözlerine şöyle devam etti: "Birbirinden farklı tarihlerde, farklı içerik ve konularla atılmış, farklı soruşturmalar açılmış, farklı illerde yargılanan dosyalar, Orkun Bey'in tutuklandığı gün ne oldu da canlandırılıp İstanbul'da birleştirildi. Ayrıca mahkeme, 'Bahçeli'yi dinlemeye gerek yok' demiş. Dinlenilmezse biz de soru soramayız. Hangi cümleleri hakaret olarak algıladığını sormamız lazım değil mi? Artık bu davada hukuktan bahsetmek, cenazede fıkra anlatmaktan farksız."