2025.12.18 18:11 Son Güncellenme: 2025.12.18 18:11 - BURSA
Bursa Milletvekili Kani Torun, Bursaspor Kulübü Başkanı Enes Çelik'in küfürlü tezahüratla ilgili yaptığı paylaşıma "2-3 bin ırkçı küfürbazı savunmak, kariyerinde ömrün boyunca taşıyacağın bir utanç olacak" yanıtını vermişti. Başkan Çelik'ten Torun'un bu sözlerine yanıt geldi. Çelik, "Büyükelçi olmuşsun, milletvekili olmuşsun; daha okuduğunu bile anlayacak kapasiten yok. Benim küfüre karşı bakışım çok açık ve net. Senin de Bursaspor'a karşı bakışın çok açık ve net" dedi.
Somaspor maçında Bursaspor tribününden Leyla Zana'ya yönelik yapılan küfürlü tezahüratın yankıları sürüyor.
Bursaspor Kulübü Başkanı Enes Çelik, tepkilerin ardından şu açıklamayı yapmıştı:
"Değerli Bursasporlular ve saygıdeğer kamuoyu;
Dün deplasmanda oynadığımız müsabaka esnasında kısa süreli olan ve tekrarlanmayan bir tezahürat hakkında, bugün belirli çevreler tarafından farklı ve gizli ajandaların ürünü olduğu ortada olan bazı açıklamalar yapıldığını üzülerek izlemekteyiz.
Vanspor sözde yöneticisi haddini bilmez şahıs başta olmak üzere; kulübümüzü, şahsımı ve taraftarımızı hedef alan ırkçı, hakaret ve nefret dolu paylaşımlar yapanlar hakkında gerekli tüm hukuki işlemleri an itibarıyla başlatmış bulunmaktayız. Kendi başarısızlıklarını kamufle etmek amacıyla hadlerini aşan, son derece çirkin bir üslupla kulübümüze saldırma cüretinde bulunan şahsın maksadının, camiası nezdinde kendi üzerinde oluşan baskıyı kaldırmak olduğunun da farkındayız. Kendisinin işine bakmasını, haddini bilmesini ve Bursaspor'un adını ağzına almaması gerektiğini şiddetle tavsiye ederiz.
Uzun yıllar bakanlık yapmış, Şanlıurfa'da milletvekilliği görevini yürütmüş babam Faruk Çelik, görev yaptığı süre boyunca başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halkı ile barışık, tüm kesimlerin sevgisini kazanan bir hizmet anlayışıyla hareket etmiştir. Böyle bir babanın evladı olarak milletimizin her bir ferdinin hukukuna ve saygınlığına riayet etmek şiarımdır. Bu hassasiyeti, başkanı olduğum Bursaspor Kulübü'nün her bir ferdinin de paylaştığına yürekten inanıyorum.
Hiç hak etmediği şekilde ırkçılık ve kadın düşmanlığı ile suçlanan taraftarımızın tribün liderinin Diyarbakır doğumlu ve Kürt kökenli olduğunu ve yine tribünlerimizde her hafta binlerce kadın taraftarın yer aldığını önemle hatırlatırız.
Göreve geldiğimiz günden bu yana tribünlerde kötü tezahürata karşı olduğumuz ve bunu taraftarımızın da desteğiyle asgari seviyeye indirerek TFF nezdinde Fair-Play ödülleri aldığımız kamuoyunun malumudur.
Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu anlayışımızdan taviz vermeyeceğimizi ve tribünlerden kötü tezahüratı tamamen silebilmek için mücadele etmeye devam edeceğimizi; bu konuda taraftarımızın da aynı fikir ve kararlılıkta olduğunu bildiğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz."
Sosyal medyada Çelik'in açıklamasını alıntılayan Bursa Milletvekili Kani Torun, şu paylaşımı yaptı:
"Bu kadar laf kalabalığı yapmadan önce çirkin tezahürattan dolayı özür dileseydin, sonra söyleceklerinin bir anlamı olurdu. Bursa'yı ve Bursalıları temsil etmeyen 2-3 bin ırkçı küfürbazı savunmak, kariyerinde ömrün boyunca taşıyacağın bir utanç olacak."
Başkan Enes Çelik'ten Torun'un bu sözlerine yanıt geldi. Çelik, şunları kaydetti:
"Büyükelçi olmuşsun, milletvekili olmuşsun; daha okuduğunu bile anlayacak kapasiten yok. Benim küfüre karşı bakışım çok açık ve net. Senin de Bursaspor'a karşı bakışın çok açık ve net."
Öte yandan Faruk Çelik, Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahürat ile ilgili bugün şu açıklamayı yapmıştı:
"Spor; dili, kimliği, inancı ve düşüncesi ne olursa olsun insanları aynı tribünde, aynı heyecanda buluşturan; sevgi, kardeşlik ve dayanışma duygularını güçlendiren evrensel bir değerdir.
Futbol da bu yönüyle rekabetin ötesinde, birleştirici bir güçtür ve asla ayrıştırmanın, ötekileştirmenin aracı olmamalıdır.
Bu çerçevede, Bursaspor'un Soma'da oynadığı deplasman maçında tribünlerden yükselen Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahürat yanlıştır ve kabul edilemez. Bu tür ifadeleri doğru bulmadığımı açıkça ifade ediyorum. Bu, müsamaha gösterilecek bir durum değildir.
Ancak bu tür olayları körüklemek de son derece yanlıştır.
Öte yandan, söz konusu tezahürat üzerinden Bursaspor taraftarına yönelik ağır ithamlarda kabul edilemezdir.
Unutulmamalıdır ki tribünlerin kendine özgü dinamikleri vardır. Zaman zaman refleksleri, tepkileri ve enerjileri istenmeyen yöne evrilebilir. Ancak buradan her zaman düşmanlık üretmek doğru değildir. Doğru olan; yanlış ve hatalı söylemlerin karşısında durmak ve bu tür hataların tekrarlanmamasını sağlamaktır.
Sevgili Bursaspor taraftarları;
Süper Lig yürüyüşümüz emin adımlarla devam ederken, sizleri bu tür konularda daha duyarlı ve sorumlu davranmaya davet ediyorum.
Bursaspor üzerinden, vatandaşlarımız arasında düşmanlık ve ayrıştırma yaratılmak istendiğinin farkındayım. Takımımızı içine düşürüldüğü mali ve sportif çıkmazdan nasıl birlikte çıkardıysak, bu oyunu da yine birlikte bozacağız.
Kimse endişe etmesin."